Bugün: 23 Kasım 2024 Cumartesi
Favorilerime Ekle | Künye | Reklam
Ana Sayfa | YH Bilgi Merkezi
Print Al

9. Kurumsal Yönetim Zirvesi

15 Ocak 2016 Cuma::

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Yönetim Kurulu Başkanı Hurşit Zorlu, 'Kurumsal yönetim uygulamalarını destekleyecek öz değerlendirme araçlarının geliştirilmesi konusunda IFC ile iş birliği...

Yazı Boyutu : A A A A

İSTANBUL (AA) - Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Yönetim Kurulu Başkanı Hurşit Zorlu, "Kurumsal yönetim uygulamalarını destekleyecek öz değerlendirme araçlarının geliştirilmesi konusunda IFC ile iş birliği anlaşmasına vardık" dedi.

Zorlu, TKYD tarafından düzenlenen 9. Kurumsal Yönetim Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, kasım ayında Antalya'daki G20 Liderler Zirvesi'nde son halini alan OECD'nin yeni Kurumsal Yönetim İlkeleri'nin Türkiye'den duyurulmasının herkes açısından değer verilmesi gereken bir süreç olduğunu belirtti.

İlkelerin, geride kalan dönemde oluşan tecrübeler ve yaşanan örneklerle en iyi uygulamaları, farklı ekonomiler ve kültürlerde hayata geçirmeyi mümkün kılan ortak bir anlayışı getirdiğini belirten Zorlu, "İlk defa OECD tarafından 17 yıl önce kurumsal yönetim alanında hükümetlere, düzenleyici otoritelere ve borsalara rehberlik sunması amacıyla geliştirilen ilkelerde güncellenme çalışmasıyla önemli değişiklikler yapıldığını görüyor ve ülkemiz şirketlerinin bu alanda önemli gelişim alanları bulunduğunu düşünüyoruz. İlkeler, politika yapıcılara ve düzenleyici kamu otoritelerine gerekli enstrümanları vererek bu çevreyi oluşturmak için yeterli imkanı sağlıyor" diye konuştu.

Zorlu,düzenleyici kuruluşların gerek gördüğünde bu yeni ilkeleri göz önüne alarak zaman içinde mevcut Kurumsal Yönetim İlkeleri'nde revizyona gideceğini ifade etti.

TKYD olarak bu süreç içinde etkin bir şekilde yer alıp, görüş belirtip, bu yeni ilkelerin Türkiye şartlarına en uygun şekilde adapte edilmesi için katkı sağlamaya çalışacaklarını vurgulayan Zorlu, şöyle devam etti:

"TKYD olarak, halka açık şirketlerin yanı sıra halka kapalı aile şirketleri, sivil toplum kuruluşları, spor kulüpleri için sürdürülebilir ve rekabetçi yapılar kurabilmeleri amacıyla destekleyici çalışmalara öncelik veriyoruz. Sivil toplum kuruluşlarına yönelik çalışmalarımız kapsamında dernek ve vakıf statüsündeki kuruluşlara kurumsal yönetim derecelendirmesi yaparak yönetim yapılarını iyileştirmelerine yardımcı olmayı hedefledik.
Şüphesiz kurumsal yönetim anlayışını bir kültür olarak benimsemek ve gözetmek en başta yönetim kurullarının sorumluluğunda ve yetkilerinde. Yönetim kurullarının doğru kompozisyonda oluşmaları, etkin bir şekilde çalışmaları misyonumuzun en önemli unsurlarından biri. 2005 yılından bugüne sürdürdüğümüz yönetim kurulu uzmanlık eğitimlerini ana hissedarlar, bağımsız üyelere özel içerikler ile sunarak bu amaca hizmet etmeye çalıştık."

- "Anadolu Seminerleri projesi ile 41 ilde yaklaşık 1.800 ana hissedara ulaştık"

Hurşit Zorlu, aile şirketlerine yönelik çalışmaları kapsamında yürüttükleri "Anadolu Seminerleri" projesi ile 41 ilde yaklaşık 1.800 ana hissedara ulaştıklarını belirterek, proje kapsamında ziyaret ettikleri illerde aile şirketi temsilcileriyle birebir görüşerek, buradan elde ettikleri verilerle her il özelinde "Kurumsal Yönetim Algı Araştırması Raporu"nu oluşturduklarını anlattı.

2013 yılından bu yana hazırladıkları raporların kendilerine, aile şirketlerine yönelik çok önemli tecrübeler edinme imkanı sunduğunu aktaran Zorlu, "2006 yılından bugüne devam eden projeyi, 2016 yılı itibarıyla Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) iş birliğinde, yenilenen bir içerikle Anadolu illerinde yürüteceğiz. Yeni dönemde farkı ölçekteki kuruluşlara direkt destek sağlayarak iyi örnekler oluşturmalarını sağlamak ve bu örnekleri uygulayıcıların dikkatine sunmak temel hareket noktamız olacak" ifadelerini kullandı.

Zorlu, bugün ilk kez bugün paylaşacakları önemli bir gelişmenin de kurumsal yönetim uygulamalarını destekleyecek öz değerlendirme araçlarının geliştirilmesi konusunda International Finance Corporation (IFC) ile vardıkları iş birliği anlaşması olduğunu söyledi.

"Bu konuda önemli çalışmalar yürüten IFC ile geride kalan dönemde kırka yakın TKYD üyesine eğitmen eğitimleri sağlayarak gelişimlerine katkıda bulunmuş ve çalışmalarımızda desteklerini almıştık" diyen Zorlu, "Kuruluşların hangi noktalarda gelişim alanları bulunduğunu ve hangi stratejik plan dahilinde bu gelişimi sağlayabileceklerini gösteren araçları şirket yöneticilerinin kendi kullanımlarına sunan IFC tarafından görevlendirilen bir kurumsal yönetim uzmanı, Ocak 2016 itibarıyla üç aylık bir süre için TKYD ekibi ile kurumsal yönetim değerlendirme çalışmalarını sahada yürütecek" ifadelerini kullandı.

TKYD'nin bu konuda IFC'den doğrudan destek alan ilk iş ortağı olarak önemli bir adım attığını belirten Zorlu, bu çalışmanın, Türkiye'de faaliyet gösteren şirketlere kurumsal yönetim alanında önemli bir değer katacağını düşündüklerini söyledi.

- "Kurumlar başarılı olabilmek için kaynakları etkili şekilde kullanmalı"

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadıoğlu, TKYD'nin artık TÜRKONFED üyesi federasyonlarından Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED), bünyesinde yer alacağını söyledi.

Kurumsallaşma ve Kurumsal Yönetim kavramı çoğu zaman birbiriyle karıştırılsa da, çatının sağlam temeller üzerine kurulmasının anahtarları olduğunu belirten Kadıoğlu, şöyle devam etti:

"Kurumsal yönetim kavramı bireylerin birlikte hareket etme kültürlerinin, bir yaşam tarzı haline getirebilmelerini ifade eder. Bu kavram, sadece kurum ve kuruluşlar için değil, aynı zamanda sivil toplum örgütleri için de önemlidir. Adillik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk. Kurumsal yönetimin tüm dünyada kabul gören 4 temel ilkesidir. OECD tarafından ortaya konan kurumsal yönetimin dört temel prensibini hayata geçirirken etkili, tutarlı ve katılımcı olmak ilkeleri de çok önemlidir.
Bir kurumun başarılı olabilmesi için, kaynakları, hedeflenen sonuçlar doğrultusunda etkili şekilde kullanabilmesi gerekir. Her kurum sadece kendi kaynaklarıyla değil aynı zamanda tüm değer zincirindeki kaynak kullanımına da etki eder. Bu nedenle, kurumun belirlediği politikalarda tutarlılık ilkesine uyması, değer zincirinin doğru oluşmasını, zincirin bir bütün olarak güçlenmesini sağlar. Kurumlar, başarı grafiklerini sürekli gelişerek yükseltir. Gelişme ise sadece kurumun tepesinde değil, her seviyesinde devamlı olmak zorundadır."

Dünyada "kar amacı gütmeyen" veya "hükümet dışı kuruluşlar" olarak tanımlanan sivil toplum kuruluşlarının öncelikli hedefinin de misyonlarına uygun şekilde hizmet üretmek olduğunu aktaran Kadıoğlu, sivil toplum kuruluşlarının hem iç yapılarında, hem de hizmet üretirken, kurumsal yönetimin 4 ana temel ilkesini de benimsemek zorunda olduğunu söyledi.

- "Almanya’da her 40 vatandaşa bir sivil toplum örgütü düşüyor"

Türkiye'de 4 bin 547 vakıf, 86 bin 31 dernek statüsünde olmak üzere 90 bin 578 sivil toplum kuruluşun faaliyet gösterdiğini aktaran Kadıoğlu, "Hindistan’da 2009 itibarıyla 3 milyon 300 bin, Rusya’da 277 bin, ABD’de 1 milyon 400 bin, Almanya’da 2 milyon 100 bin ve Fransa’da 1 milyon 470 bin sivil toplum kuruluşu bulunuyor. Almanya’da her 40 vatandaşa bir sivil toplum örgütü düşerken, bu rakam Fransa’da 10 kişi oluyor. Türkiye’de ise durum 780 vatandaşımıza bir sivil toplum kuruluşu üyeliği bulunuyor" açıklamasını yaptı.

Bu kuruluşların yüzde 65'inin hayır işleri için kurulduğu düşünüldüğünde, gerçek anlamda sivil toplum kuruluşu üyeliği oranının düşük kaldığını dile getiren Kadıoğlu, sayısal rakamlardan çok, kendi alanıyla ilgili sorumluluklarını 4 ana temel ilke ışığında sürdüren TÜRKONFED ve TKYD gibi sivil toplum ve iş dünyası örgütlerinin etkinliğinin artmasının önemli olduğunu anlattı.

Kadıoğlu, TÜRKONFED'in de, bu gerekliliklerini kurum kültürüne yansıtmayı başaran, adil, şeffaf, hesap verebilir ve sorumluluk duygusu ön planda olan çalışmalarıyla bir sivil toplum örgütü ve düşünce kuruluşu kimliğiyle sorumluluklarının farkında olduğunu söyledi.

Tarkan Kadıoğlu, Türkiye’de öncü bir iş dünyası örgütü olarak, bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarını azaltmak, kadınların sosyal ve iş hayatına katılımını artırmak, Türkiye’nin demokratikleşmesi, hukukun üstünlüğü, çözüm süreci ve bütün bunları destekleyen Avrupa Birliği’ne tam üyelik için net duruşlar sergileyerek, bu süreçleri desteklediklerini vurguladı.

Avrupa KOBİ Birliği Üyesi olarak, küresel alanda da etkili çalışmaların içinde yer aldıklarının altını çizen Kadıoğlu, "Avrupa KOBİ Birliği bugün AB politikalarına ve karar alma mercilerine doğrudan ulaşan, 12 milyon üyesi ile çok önemli bir uluslararası iş dünyası örgütüdür. TÜRKONFED, böyle önemli bir yapının içinde yer alarak Türk iş dünyası ile AB arasında köprü görevini üstlenmektedir" diye konuştu.

TÜRKONFED olarak iş dünyasının ve toplumun sorunlarına çok sesli, tarafsız ve yapıcı bir bakış açısıyla sahip çıkmaya çalıştıklarını aktaran Kadıoğlu, bu doğrultuda yaptıkları çalışmaların, Türkiye’yi "Orta Gelir Tuzağı”ndan çıkaracak olan en temel parametrenin gelişmiş bir demokrasi kültürü olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.

Kaynak: , Link : #

Anahtar Kelimeler:

Yorumlar
Yorumlarınızı yazmak için tıklayın>>
Bu haber için henüz yorum yapılmamış.
Bu Kategorideki Diğer Haberler
İktibas Yazarlar

Namaz Vakitleri
İnsan Kaynakları
Şirket Kültürü
Kişisel Gelişim
Liderlik
İş Yönetimi
En Çok Okunanlar
En Çok Yorumlananlar
Künye | Bize Ulaşın | Gizlilik İlkeleri
Copyright ©2012 yonetimhaber.com | | info@yonetimhaber.com
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz © 2011-2012, Tüm Hakları Saklıdır.