Print Al |
Fransa, zenginlerin vergisini yüzde 75'e çıkarmayı, ABD zenginlere geçmişte sağlanan vergi indirimlerini kaldırmayı tartışıyor tam bu dönemde Türkiye'de de hükümet zenginlerden daha fazla vergi toplamayı sağlayacak formüller üzerinde çalışıyor. Hükümet, 2013'te ekonomi dünyasını çok yakından ilgilendiren Gelir Vergisi Kanunu'nu değiştirecek. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın zenginlerden daha fazla vergi alacağız açıklaması da netleşecek. Yasanın yeni yılın ilk yarısında Meclis'e gelmesi planlanıyor. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek gazetelerin ekonomi yöneticileri ile bir araya geldi ve bu konudaki sorularımızı yanıtlayarak bizim bir parça merakımızı giderecek açıklamalar yaptı. Gerçi bu açıklamaların bir çoğundan siz Habertürk'te Rahim Ak'ın kaleme aldığı kulis haberlerle haberdar oldunuz. İŞTE O HABERLER: Paran mı var vergin var! Miras vergisi kalkıyor! 18-30 yaş arasına vergi müjdesi! Verginin şampiyonu orta direk! Büyük vergi indirimi! Öncelikle anladığımı aktarayım. Zengine doğrudan bizim geçmişten tanık olduğumuz 'servet vergisi' ya da "'nereden buldun' benzeri bir vergi düşünülmüyor. Ama boşlukta kalan alanlar daraltılarak daha adaletli bir vergi toplama hamlesi başlatılıyor. Eğer formül tutarsa gelecek yıllarda sıkça şikayet konusu olan ÖTV gibi dolaylı vergilerde indirim imkanı da doğabilir. Bakın işin patronu Bakan Şimşek neler anlattı: 1- Gelir Vergisi oranlarıyla oynama, oranları artırma gündemde değil. KDV oranlarını artırma gündemde değil. Kurumlar Vergisi oranlarında bir artış gündemde değil. Ama bazı imtiyazlar, bazı istisnaların azaltılması, kaldırılması gündemde. 2- Kişiler faiz, temettü, kira gibi birden fazla gelirini bir bütün olarak beyan edecek. Böylece bir bütün olarak girdiği dilime göre vergi ödeyecek. Beyanname verecek mükellef sayısı da artacak. 3- Örneğin şu anda faiz gelirinin üzerindeyüzde 15 bir stopaj alıyoruz. Yani faiz geliri ne olursa olsun, 100 bin lira gelir elde etseniz de yüzde 15 stopaj ödüyorsunuz. Belki yeni düzenlemeyle biz diyeceğiz ki, 'bu normal vergi oranlarına tabidir, 100 bin lira o zaman yüzde 35 vergiye tabi olacak'. O zaman yüzde 15 kesilmeyecek, kesildiyse de düşülecek, mahsup edilecek. Örnek olarak, yılda 10 bin liralık faiz geliri olan bir kişi yüzde 15 ödeyecek, beyanname sınırının altında kalacaksa sorun yok. Ama diyelim ki, başka birinin faiz, kira, temettü geliri 120 bin lira. Beyanname ver diyeceğiz. Geliri girdiği vergi dilimine göre vergilendirilecek. Olaya siyah-beyaz olarak bakmamak lazım. Beyanname kapsamını genişletirsek, o zaman bazı giderlerini sunma imkanı da vereceğiz. ŞEHİR RANTINA VERGİ 4- Diyelim ki gittiniz imarsız bir arsa aldınız. Gelişti, imar geldi ve fiyatlar katlandı. Beş yıl elinizde tuttuğunuz için o kazanç elde ettiğiniz rant hiç vergiye tabi değil. Mesela yeni Gelir Vergisi tasarısıyla isterseniz 100 lira elinizde tutun, biz yine vergilendireceğiz, örnek olarak söylüyorum. Batıdaki uygulamaya paralel olarak, önemli bir kazanç elde ettiyseniz o kazanç vergilendirilecek. 5 yılı kaldıracağız yani. Yeni düzenlemeyle kentsel rantların vergilendirilmesi öngörülüyor, ama bu daha taslak. Herkes kazandığı ölçüde vergi verecek. Varı yoğu oysa zaten ona göre vergi verecek, yani az verecek demektir. Herkes kazandığı oranda vergi versin diyoruz. Enflasyon, amortisman, bir sürü konu dikkate alınacak. ELAZIĞ'DAKİ EMLAK RAYİCİ ŞİŞLİ'DEN DEĞERLİ! Şimşek, konutta KDV farklılaştırmasının da benzer anlayışın bir yansıması olduğunu aktararak "Bu daha yüksek değerli konut alan, daha yüksek vergi verecek anlamına geliyor" ifadelerini kullandı. Çalışmaların da yıl sonuna kadar yetişmesi için uğraştıklarını da anlatan Şimşek, şöyle devam etti: "Halihazırda konut değerinden bağımsız olarak 150 metrekareye kadar konut teslimleri yüzde 1'lik bir KDV'ye tabi. 150 metrekare ve üzeri konut teslimleri yüzde 18 KDV'ye tabi. Bu metrekare esaslı sistem vergi adaletine uygun değil. Dolayısıyla, biz konutun değerini de kavrayacak daha adil bir sistem çabası içerisindeyiz. Arsanın değeri de ele alınabilir, konutun değeri, bulunduğu yerde alınabilir. Birinci husus; emlak vergi değerini baz alsanız, çok güvenilebilecek bir parametre değil. Bir örnek vereyim, Şişli'de emlak vergi değeri 250 ile 499 lira arasında sıfır yer varmış. Yine Şişli'de emlak vergi değeri 500-999 lira arasında olan yerde sıfırmış. Mesela Elazığ'da, herhalde Keban Barajı yapılmış, daha fazla kamulaştırma bedeli almak için, emlak vergi değeri çok yukarda çıkıyor. Mesela diyelim ki, devlete ait bir şeker fabrikası var, sırf o alan emlak vergi değeri bazen çevresindeki emlak vergi değerlerinin 10 katı olabiliyor. Şu andaki emlak vergi değerleri maalesef çok güven veren bu yeni modelde kullanılabilecek bir noktada olmadığını görüyoruz. Dolayısıyla, bizim emlak vergi değerleme sistemini kökünden değiştirmemiz lazım. İkinci husus; konutun değeri. Diyelim ki 150 metrekarenin altında bile olsa büyükşehirlerde ise arsa metrekare değeri belli eşikleri aşıyorsa, lüks veya birinci sınıf inşaat olmasına bağlı olarak KDV farklılaştırılabilir. Ama daha nihai kararı vermedik." 'GAZETELERDE FİYATLARA DA BAKARAK BİR SİSTEM KURULABİLİR' Emlak vergi değeriyle piyasa değeri arasındaki farkı azaltılmasının yönelik bir çaba gerektiği üzerinde duran Şimşek, "Bir seçenek, belki emlak vergi değerlerinin tespit sisteminin köklü bir şekilde değiştirilmesini gerektirebilir. Diğer bir seçenek, Türkiye çapında, yani piyasa değerlerini yakalamaya yönelik bir model geliştirmek. Mesela Maliye Bakanlığı olarak biz bütün internet sitelerinde, gazetelerde çıkan veya bütün projelerle yapılan promosyonlardaki fiyatı alıp sisteme girmek. Yaklaşık bir piyasa değeri tespiti. Ama bunların hepsi tartışılacak konulardır. Daha güvenilir rakamlar üretmek için neler yapılabilir diye kafa yoruyoruz. Metrekare sisteminin şu anda terk edilmesi söz konusu değil. Sadece biz konuta temel teşkil eden arsanın değeri, konutun kendi değeri, nerede olduğuna bağlı olarak farklılaştırma yetkisi aldık" diye konuştu. 'KONUTTA YAVAŞLAMA VAR, KDV BAHANE' Konut sektörünün yavaşlamaya neden olarak gösterdiği KDV değişikliği ile ilgili Bakan Şimşek, "Maalesef bu bahane. Çünkü biz bu kanunu Meclis'e getirirken dedik ki, (yılın 2. yarısına kadar) yılın ilk yarısının sonuna kadar 'ruhsat almış' bütün projeler bu yeni düzenlemenin dışındadır. Bu yavaşlamayı buna atfetmek, daha doğrusu bununla ilişkilendirmenin yanlış olduğu kanısındayım. Mevcut konutlara ilişkin yeni vergi düzenlemesi yok. 2012'nin 6. ayına kadar ruhsat almış olanlar da bu kapsamda değil, yani istisna. Geriye son 6 ayda ruhsat almış ve bundan sonra ruhsat alacak projelerden bahsediyoruz" dedi. KUYUMCULUK GİBİ 18 SEKTÖRE İNCELEME Peki gelirlerini tam beyan etmeyen ve eleştirilen meslek guruplarından avukatlar, doktorlar kuyumcular ne olacak. Bakan Şimşek bu konudaki soruyu şöyle yanıtlıyor: "Vergi Denetim Kurulu'nda Organize Vergi Kaçakçılığıyla Mücadele Grup Başkanlığı kuruldu. Mesela, kıymetli taşlar sektöründe faaliyet gösteren mükelleflerin işlemleri incelendi. Şimdi görüş ve öneri raporu tamamlandı, inceleyeceğiz. Bunun gibi 18 tane şu anda çalışmamız var. Ya da LPG ürün bazı dağıtım şirketleri tarafından otogaz olarak satıldığı halde tüplü gaz olarak satılmış olarak gösterilerek özel tüketim vergisi kaybına sebebiyet verildiği yönündeki iddialar." 'DOKTORLARA BAKILIYOR' Şimşek, Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı'yla yaptıkları bir çalışma hakkında da bilgi vererek "Mesela; herhangi bir çalışanınızı asgari ücret üzerinden göstermeye çalışıyorsunuz. Meslek kodunu giriyorsunuz, diyelim ki doktor. Devlet, hiçbir doktoru asgari ücrete çalıştıramayacağınız biliyor. Asgari ücret üzerinden göstermeyi sistem kabul etmeyecek" şeklinde konuştu. 'TEFECİLERİN KÖKÜNÜ KAZIMAK İSTİYORUZ' Şimşek, POS cihazları ile ilgili çalışmalarına hakkında da şu bilgileri verdi: "Bütün yazarkasalar POS cihazlarıyla entegre olacak. Yazarkasa, bir ödeme yapılır, yapılmaz veya POS makinesinden kart geçer geçmez bilgisi bize gelecek. Fiş, otomatik olarak kesilmiş olacak. Bir geçiş dönemi öngördük. Ama sonuç itibariyle hedef bundan sonra bütün yazarkasadan bağımsız bir POS cihazının olmaması" diye konuştu. Bunun tefecilerin maliyetinin yükselteceği yorumları üzerine "Tefecilerin maliyeti değil, tefecilerin kökünü kazımak istiyoruz" dedi. 'ASGARİ ÜCRETLİ ÇALIŞAN YÜZDE 10'U AŞMAZ' Şimşek, önceliklerimizin başında kayıt dışı ekonomi geldiğini vurgulayarak kayıt dışılık denilince de akla öncelikle hep kayıt dışı istihdamın geldiğini de belirterek "Türkiye'de kayıt dışı istihdam yüzde 38 civarında. Bu rakam 2002 yılında yüzde 52'ydi. Son 10 yılda kayıt dışılıkla mücadelede önemli bir mesafe kat edilmiş olsa da hala çok yüksek bir oran" dedi. Şimşek, Türkiye'de asgari ücretle çalışan oranının yüzde 47 olarak göründüğünün hatırlatılması üzerine "Muhtemelen yüzde 10'u aşmaz. Aslında yüzde 10'a da yaklaşmaz" tahmininde bulundu. '2011'DE YAPILAN BARIŞ, AFTAN EN UZAK OLANDIR' Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e muhalefetin ' ekonomide işler iyi gidiyorsa 7 kere af olur mu' eleştirileri de soruldu.Şimşek, 1923'ten itibaren bakıldığında her 2-2.5 yılda bir 1 tane af yapıldığını belirterek "İlk defa 2011 yılında yaptığımız düzenleme aftan en uzak düzenlemedir. Af sayılmayacak tek düzenleme benim dönenimde yapılan düzenlemedir. 20.8 milyar liralık tahsilat var" dedi. '2013 DAHA İYİ BİR YIL OLACAK' Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 2012'yi 'sıkıntılı' bir yıl olarak gördüklerini ve çeşitli ortamlarda 'temkinli olacağız' açıklamaları yaptıklarını hatırlatarak "Muhtemelen 2013, reel ekonomik aktivite ve bunun bütçeye yansımaları anlamında 2012'ye göre biraz daha iyi olması ihtimalini yüksek gördüğüm bir yıl. Dolayısıyla, 2013'e ilişkin görünüm daha pozitif" dedi. 'BÜTÇE AÇIĞI, OVP'DE ÖNGÖRÜLENDEN DAHA İYİ' Türkiye'de ise son gelinen noktada 2012'nin başında alınan bazı tedbirlerin gevşetildiğini bunun da arkasında enflasyon ve cari açıkta elde edilen kazanımların olduğunu aktaran Maliye Bakanı Şimşek, "Kamu borç dinamiklerinde iyileşme, programda öngörülen çerçevesinden daha iyi noktada. Yani, biz OVP'de merkezi yönetim bütçe açığının GSYİH'ya oranını yüzde 2.3 olarak öngörüyorduk. Öyle görünüyor ki onun çok altında, yani muhtemelen yüzde 2 civarında bir açıkla kapatabiliriz. Önceki yıl yüzde 1.4'tü. Ama genel devlete baktığınız zaman, muhtemelen yüzde 1.3'e inmiş olabiliriz" dedi. '2013'ÜN ÖZELLEŞTİRME HEDEFİ ŞİMDİDEN TAMAM' Mehmet Şimşek, 2012'de özelleştirmeden Hazine'ye aktarılan kaynağın hedefin altında olduğunu fakat Hazine'ye aktarılabilir duran yaklaşık 4.5-5 milyar liralık bir nakit bulunduğunu da hatırlattı. Bu rakamında Halkbank'ın arzından gelen kaynak olduğu bilgisini veren Şimşek, şöyle konuştu: "Biz rakamlar üzerinden bu işi götürme çabasında olsaydık özelleştirmedeki kaynağı bütçeye aktarsaydık bütçe açığı çok daha düşük sevilerde gerçekleşebilir. Ama biz onu 2013'e artık bıraktık. Özelleştirmesi tamamlanmış, onay aşamasında 10 milyar dolarlık kaynak da var. " TT'DE HİSSE SATIŞI, PİYANGO'DA ÖZELLEŞTİRME Maliye Bakanı Şimşek, "2013'ün çok erken bir kısmında elektrik dağıtımlarını tamamen bitirmeyi ümit ediyoruz. Milli Piyangoya ilişkin süreç devam ediyor. Telekom'da halka arz yüzde 6,68'le sınırlı kalır. Bizim yüzde 31.68 Hazine payımız var. Yüzde 25'e kadar yönetimdeki birtakım haklarınız etkilenmiyor. Ama şu var, yarın öbür gün oturup bugünkü hakları sıfır hisseyle de diyelim ki şirket sözleşmesine sokabiliriz" dedi. 'KARAYOLLARINA İLAVE 5.5 MİLYAR LİRA VERİLDİ' Bütçenin gider tarafında ise alt yapı yatırımları ve personel giderlerinin belirleyici olduğuna işaret eden Şimşek, şubat ayında yapılan 17 bin civarındaki öğretmen atamasının programlanmamış olduğunu da hatırlattı. Şimşek, "Mesela ulaştırma altyapısına, yani karayollarına biz bugüne kadar ilave neredeyse 5.5 milyar lira para verdik" dedi. |
Kaynak: habertürk , Link : http://ekonomi.haberturk.com/para/haber/807659-ek-vergi-geliyor-mu
Anahtar Kelimeler: vergi, servet vergisi, gelir vergisi, bütçe, maliye, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,