Print Al |
İstanbul’un en elit semtlerinden Nişantaşı’nın ara sokakları boyunca ilerlediğinizde sokağın her iki tarafında son dönemde yenilenen binalar dikkatinizi çekmiştir. 2000’li yılların başından bu yana Nişantaşı’ndaki bu yenilenmenin arkasında bir isim ama farklı yaklaşımlara sahip iki şirketin ağırlığı var. 19. yüzyıl Osmanlı mimarisinin izlerine rastlanılan Nişantaşı binalarına baktığınızda aradaki ince farkı görmeniz çok zaman almayacak. Aslında bu mimari farkın arkasında bir şirket hikayesi yatıyor. “Nişantaşı’nın mimarı” yakıştırmalarının yapıldığı iki ayrı Keten İnşaat bulunuyor. Birisinin adı Keten İnşaat Ticaret Limited, diğer ise Keten İnşaat AŞ. Bu iki şirketin sahipleri ise amca oğulları. Aile şirketi olarak kurulan şirketi bugün aynı isimle iki farklı inşaat şirketi kurmaya getiren süreç ise şirketin ikinci kuşağının işin başına gelmesiyle başlıyor. Amca oğulları arasındaki vizyon farkı 2000’li yılların başında iki ayrı şirket kurulmasına ve bir anlamda Nişantaşı’nın mimari kaderinin belirlenmesinde etkili oldu. Hikaye, amca çocukları Veli, Kemal ve Veysel Keten’in 70’li yıllarda kurdukları şirket ile başlıyor. 80’li yılların ortalarına gelindiğinde ise Veli Keten bu ortaklıktan ayrılarak Almanya’da çalışan kardeşi Ali Keten’i de yanına alarak Keten Kardeşler İnşaat’ı kuruyor. Kendisi de Almanya’da inşaatlarda çalışan Veli Keten Türkiye’ye gelip şirketi kurarken Ali Keten, Almanya’da çalışmaya devam ederek şirketi finanse ediyor. İki kardeş 2000’li yıllara kadar Keten İnşaat’ı, Nişantaşı’nda hatırı sayılır bir şirket konumuna getiriyor. Ancak Keten İnşaat’ın iki ayrı şirkete bölünmesi süreci Veli Keten’in 1999 yılında vefat etmesinden sonra ikinci kuşağın iş başına gelmesiyle başlıyor. Veli Keten’in oğlu Selahattin Keten ile Ali Keten’in oğlu Ferhat Keten arasındaki vizyon farkı ortakları ayrılmaya getiriyor. Selahattin Keten, işi babasının yanında öğrenmiş alaylı bir yönetici. Ferhat Keten ise İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi mezunu ve ardından da İngiltere Nottingham Trent Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamlayan bir yüksek mimar. İşte bu iki farklı vizyon sahibi amca oğulları, şirketi getirecekleri yer konusunda fikir ayrılığı yaşıyor. Selahattin Keten, mimari olarak eski Nişantaşı mimarisini örnek alan inşaatlar yapmak istiyor. Ferhat Keten ise daha modern binalar yapmaktan yana tavır gösteriyor. Şirket içindeki bu vizyon farkı, fikir ayrılıklarını ve tartışmaları beraberinde getirince 2002 yılında ayrılma kararı alındı. Selahattin Keten, kardeşleri Rıza ve Murat Keten’le birlikte Keten İnşaat Limited’i kurdu. Ferhat Keten ise babası Ali Keten, ağabeyi Bayram Keten, ablası Birgül Keten Coşar ve ağabeyinin eşi Nermin Keten ile birlikte Keten İnşaat AŞ’yi oluşturdu. Selahattin Keten aileyi ayrılmaya getiren sebebin fikir ayrılığı ve vizyon farklılığından kaynaklandığını söylüyor. Kendisinin Teşvikiye’nin dokusuna uygun binalar yapma vizyonuyla hareket ettiğini belirtiyor. Ferhat Keten ise okulunu bitirip şirkete gelmesiyle şirketi, “Yeşilköy tarzı” olarak tabir ettiği daha modern yapılara yönlendirmek istiyor. Selahattin Keten, “Biz kendi yolumuza devam edip semte uygun binalar yapmaya karar verdik” diye konuşuyor ve ekliyor: “İlk kuşak alaylıydı. İçimize mektepliler karışınca farklı bir pozisyon aldık.” |
Kaynak: Fortuneturkey , Link : http://www.fortuneturkey.com/haberdetay.asp?news_id=377
Anahtar Kelimeler: