Print Al |
Büyük beyaz bina, dışarıdan içine nazaran daha şık görünüyor. Ama asıl içindeki hava değişik. Binanın üzerinde koca harflerle LÖSEV (Lösemili Çocuklar Vakfı) yazıyor. İçeriye adım attığımda dikkatimi ilk çeken unsur duvara asılı not oluyor: “Peteklerin vanası açılmayacaktır.” Ne düşünürsünüz? Hava buz keserken, ısınma tertibatının çalıştırılmaması, olsa olsa parasızlıktandır değil mi? Ancak cevap bu kadar basit değil. Kamu yararına bir vakıf olmasına rağmen , devlete ayda 200 bin lira civarında gelir vergisi, muhtasar, SSK primi, kira stopajı, ilaç KDV’si ödeyebilen LÖSEV’in Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Üstün Ezer, başka bir iktisattan söz ediyor. Ezer, şöyle diyor: “Kriz olmasaydı, Lösemili Çocuklar Köyü’nü bitirirdik. İnşaat bütünüyle bağışlarlar yürüyor ve yüzde 60’ını tamamladık. Ama kriz yüzünden bağış bulmakta zorlanıyoruz.” Sözünü ettiğimiz köy; 13 bin metrekare üzerine kurulan çok özel bir yerleşim yeri ve tahmini maliyeti 20 milyon lira. Ankara Haymana yolu üzerinde kurulması tasarlanan köyde, lösemili çocuklar ebeveynleriyle birlikte yaşayacak. Aileler, çocukların tedavisinde en önemli faktörler arasında yer alıyor. Lösemi tedavisinde sevincin, moralin ve yaşama sımsıkı bağlanmanın en az ilaçlar kadar önemi var. Hastalar çocuk, hastalık da kanser olunca, anne-babanın rolü büyük önem kazanıyor. Bu nedenle “lösemili aile” kavramına özel önem atfediliyor. LÖSEV, ailelerin ihtiyaçlarının karşılanması içinde ayni yardım ve bağışlar da topluyor. Kanser tedavisinden para kazanılmasını etik dışı bulan Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ezer, “Bizde tedavi parasız, tek kaynağımız bağışlar” diye konuşuyor. Çocuklar, LÖSEV’in 9 yıl önce faaliyete geçirdiği ve “her şeyin parasız olduğu”, Türkiye’nin ihtisaslaşmış tek lösemili çocuk hastanesi LÖSANTE’de hayata dönüyor. Ancak temel bir sorun var. Tedavi, kimi örneklerde üç yıla kadar uzayabiliyor ve özellikle Anadolu’dan gelen yoksul aileler bu süre boyunca barınabilecekleri yer bulmakta zorlanıyor. Lösemili Çocuklar Köyü, işte bu ailelere hizmet vermeyi öngörüyor. Tedavi başarısında aile öylesine önemli ki, Dr. Ezer ebeveynler topluluğunu neredeyse “camia” olarak tanımlıyor. Aileler arasındaki dayanışmaya LÖSEV de destek veriyor. Köy inşaatının şantiye şefi Osman Lemi Sarıoğulları, bazı lösemili ailelere iş verdiklerini anlatıyor. Lösemili ailelerin profili ise ürkütücü. Dr. Ezer’in aktardığına göre, anket ve düzenli yoklamalar yoluyla elde edilen veriler, lösemili ailelerin yüzde 87’sinin asgari ücret ve altı gelire sahip olduğunu gösteriyor. |
Kaynak: Fortuneturkey , Link : http://www.fortuneturkey.com/haberdetay.asp?news_id=463
Anahtar Kelimeler: