Print Al |
Yeni Borçlar Kanunu ile birlikte aile toplantıları bankalarda yapılır oldu! Ticari kredi çekmek için bankaya maaile gidiliyor. Temmuz ayı başında yürürlüğe giren yeni kanun nedeniyle kimi şirket sahibi eşini ikna etmek için ter döküyor, kimi ise tatilden döndürüyor. İsmini vermek istemeyen üç ortaklı bir şirketin sahibi yaşadıkları olayı şöyle anlatıyor: “Şirketin ortakları babam, abim ve ben. 7 milyon TL ticari kredi çektik. Ama yeni kanuna göre eşlerin de imzası gerektiği için annem ve eşimi apar topar tatilden döndürdük. Annem 75 yaşında. Bu süreç iş dünyası için küçümsenmeyecek bir zaman kaybına ve strese neden oluyor.” Düzenleme gerekli Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, iş dünyasının Çek Yasası’nda olduğu gibi ‘yürürlüğe sokalım sonra düzeltelim’ durumuyla karşı karşıya olduğunu açıklıyor. Eş onayının aile şirketleri için uygulanabilir olduğunu ancak diğer durumlarda ciddi sorunlar yaratmaya başladığını anlatan Reis, “İş dünyası zamanla yarışıyor.Eş onayı aksaklıklara neden oluyor” diyor. Bahçeşehir Sanayici ve Yatırımcı İşadamları Derneği Genel Başkanı Cemal Çoban, eşlere her zaman danışılmasından yana olduklarını belirtip iş akışında aksamalar olduğuna dikkat çekiyor. Eşlerin arasında sorun olması durumunda daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya olunduğunu belirten Çoban, “Bu durum aile yıkımlarına bile neden olabilir” diyor. Eski Laleli Sanayici ve İşadamları Derneği başkanı Ayhan Karahan da, şunları söylüyor: “Kişi şirketi veya işi için bir kredi çekiyorsa eş onayı aranmamalı, sadece özel kredi başvurularında eş onayı aranmalı. Bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum.” Kanun ne diyor? Yeni Borçlar Kanunu, Medeni Kanun ile uyumlu hale getirildi. Evlilikten sonra edinilen mallar üzerinde eşler eşit haklara sahip. Bir işadamı ticari kredi alırken malvarlığını ipotek gösterdiğinde eşinin onayını almak zorunda. Eşlerin rızasını zorunlu hale getiren yeni Borçlar Kanunu’nun 584’üncü maddesi şöyle: “Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan değişiklikler için eşin rızası gerekmez.” |
Kaynak: Radikal , Link : http://www.patronlardunyasi.com/haber/Ma-aile-bankada/130135
Anahtar Kelimeler: