Print Al |
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, mücevher ihracatı geçen yıl bir önceki yıl sonuna göre yüzde 23 civarında artarak 1,2 milyar dolardan yaklaşık 1,5 milyar dolara ulaştı. İhracat bu yılın ilk 6 ayı sonunda ise geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 47 arttı ve 1 milyar 22 milyon dolara ulaştı. Pazar çeşitliliği Bu yılın ilk 6 aylık döneminde gerçekleşen 1 milyar 22 milyon dolarlık mücevher ihracatının 2012′de 2011 yıl sonu ihracat rakamını geçmesi bekleniyor. İhracattaki artışın yanında mücevher sektöründe pazar çeşitliliğinde önemli gelişme kaydedildi. Son yıllarda dünyanın dört bir yanına ürünlerini satan mücevher ihracatçısı için Birleşik Arap Emirlikleri, İsviçre ve Irak bu yılın ilk 6 ayı itibarıyla ihracatta en fazla ön plana çıkan ülkeler oldu. Haziran sonu itibarıyla Birleşik Arap Emirlikleri’ne 188,3, İsviçre’ye 117, Irak’a da 90 milyon dolar civarında ihracat yapıldı. Almanya, ABD, İngiltere, Rusya, Fransa gibi ülkeler ihracatta dikkati çeken diğer ülkeler arasında yer aldı. Bu yıl 2 milyar doların üstüne çıkarız Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Güner, küresel kriz nedeniyle ABD ve AB ülkelerinden gelen talebin düşmesi nedeniyle ihracatçıların Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi yeni pazarlara yöneldiğini belirterek, ”Buralarda yüksek ayarlarda mücevher kullanıldığından ve altın fiyatları yükseldiğinden ihracatımız arttı” dedi. Ham madde çıplak taş pırlantanın ithalatında uygulanan ”çarpık” vergilendirme sistemi düzeltildiğinde, bitmiş pırlantalı ürün ithalatının sektörün ihtiyaçlarına uygun bir şekilde vergilendirileceğini belirten Güner, böylece yerli imalatçıların korunacağını dile getirdi. Gereken düzenlemeler yapıldığı takdirde vergi ödenmeden ithal edilen pırlantalar ile pırlantalı ürünlerin iç pazarda nihai tüketicilere sektörün ihtiyaçlarına uygun seviyelerde vergilendirilerek satılacağını ve böylece vergi kaybının önleneceğini kaydeden Güner, ”Yurt dışından gelen mala vergi yok. Yurt içinde üretilen ürüne imalatçı ham madde üzerinden yüzde 20 vergi ödemek zorunda. Yurt içindeki üreticinin korunması lazım ama mevcut vergilendirme sisteminde yurt dışındaki üretici korunuyor” diye konuştu. Güner, geçen yıl sonu itibarıyla 1,5 milyar dolar civarında gerçekleşen toplam ihracatın da bu yıl sonu itibarıyla 2 milyar doların çok üzerine çıkacağını öngördüklerini ifade etti. “Türkiye Avrupa’nın en büyük mücevher üretim üssüdür” Türk mücevherini yabancılar için cazip kılan özelliklerin neler olduğuna ilişkin de görüşlerini paylaşan Güner, Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük mücevher üretim üssü olduğunu söyledi. Mücevher imalatının Anadolu topraklarında geçmişi milattan önce 6000 yılına kadar uzanan tarihi ve kültürel birikimi olan bir sektör olduğunu dile getiren Güner, ”Türkiye’nin takı tasarımına alt yapı oluşturan, hem batı ülkelerine, hem doğu ülkelerine, hem de komşu ülkelere hitap eden motifler içeren, muhteşem bir kültürel mirası vardır” dedi. İhracatçıların gece gündüz demeden, Dünya’nın en ücra köşelerine giderek Türk mücevherini satmaya çalıştığını kaydeden Güner, Türkiye’nin bu agresif pazarlama yönteminin yabancılara cazip geldiğini belirtti. Türkiye’nin takı tasarımı konusunda çok büyük bir zenginlik, çeşitlilik ve model seçeneğine sahip olduğuna dikkate çeken Güner, altın takı ve mücevher sektörünün ihracattaki rekabetçi fiyatlandırma yapısını korumaya ve sürdürmeye büyük çaba gösterdiğini sözlerine ekledi. |
Kaynak: İşten Haber , Link : http://www.istenhaber.com/76024/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=76024
Anahtar Kelimeler: