Başarının yedi anahtarı
Sorumluluk Alın
Anne babalarınızdan, iktidardakilere dek, hemen hemen herkesi, ilerlememize engel oldukları için suçladığımız günümüzde, başarılı “süperstarlar”ın düşüncesi, her işten kendimizin sorumlu olduğudur. Başarısızlıklarımızdan, başkalarını sorumlu tutmamamız gerekir. Onlara göre, bir başkasına birşey söylediğimiz ya da sorumluluk yüklediğimizde, kendi başarımıza engel oluyor ve kendi gücümüzden veriyoruz. Böylece, “Yaşamım üzerinde, benden fazla sorumluluğa sahipsin” demiş oluyoruz. Les Brown'ı ele alalım. Ailesi onu terk etmiş, okulda da “eğitilemez” olarak nitelendirilmişti; umudunu kaybetmemesi için hiçbir neden yoktu. Ama orta okuldayken, bir gün öğretmeni ona, “Bir başkasının senin hakkındaki görüşü, senin gerçeğin olmak zorunda değil” demişti. Brown, işte o anda, bir gerçeği görmüş, geleceğinin kendi elleri arasında olduğunun ayırdına varmıştı. Ohio eyaleti parlamento üyesi ve yazar oldu ve bugün, saatte 20 bin dolar kazanan, Amerika'nın en önde gelen konuşmacılarından biri. Brown'ın keşfettiği şey, yaşamda, doğa, geçmiş ya da öteki insanlar gibi şeyleri denetleyemeyeceğimizdir. Ama denetleyebileceğimiz şeyler de var: Kendi düşünce ve davranışlarımız gibi. Yapabileceğimiz en önemli şeylerden biri ise, yaşamımız için sorumluluk almaktır.
Plan Yapın
Hedeflerinize, bir plan yapmadan ulaşmaya çalışmak, bir kentten ötekine haritasız gitmeye benzer. Yitirdiğiniz zaman, çaba ve para yüzünden, amacınıza ulaşmadan çok önce vazgeçersiniz. Amerika'nın en başarılı satış eğitimcisi, konuşmacı ve yazar Brian Tracy, “Yazılmış olmayan hedefler, hedef sayılmaz. Yalnızca birer fantezidirler” diyor. Elinizde, yazılı bir haritayla, yolculuk daha keyifli geçer, böylece varış noktanıza en kısa sürede ve daha kolayca ulaşırsınız.
Uzmanlaşın
Başarılı konuşmacılarla yaptığım röportajlarda, onlar hakkında öğrendiğim şey, tümümün de, en başarılı olma çabalarıdır. Kendilerini geliştirmek için hemen herşeyi yaparlar. En ünlü iş adamlarıyla röportajlar yapıp, onlara nasıl daha başarılı olunabileceği hakkında sorular soran Patricia Fripp, konuşmasını geliştirmek için özel bir eğitmen tutmuş ve tiyatro derslerine katılmıştı. Fripp, bu dersleri, Amerika'nın en çarpıcı spikeri seçildikten sonra da sürdürmüştü. Eğer biri, siz çalışırken sizi kameraya alsaydı, bu sizi rahatsız eder miydi? Yaptıklarınızın görüntülenmesi size gurur mu verirdi, yoksa huzursuz mu ederdi? Eğer huzursuz olacağınızı düşünüyorsanız, bugünden itibaren, alanınızda en başarılı olma yolunda adım atmaya karar vermeniz gerekir. Uzmanlara danışın, en iyilerin neler yaptıklarını inceleyin ve onların yaptıklarını yapın.
Bedelini Ödeyeceksiniz
Büyük bir eve, lüks bir arabaya ya da 1 milyon dolara sahip olmak güzeldir, ama asıl sorun, bu tür şeylere herkesin sahip olmak istemesidir. Başarılı insanlar, düşlerini gerçekleştirmek için nasıl bir bedel ödemeleri gerektiğini belirlerler; ardından da düşlerine ulaşırlar. Bunun için ne kadar çaba harcamaları gerektiğini umursamazlar. Les Brown'ın sol kulağında bir nasır vardır. Neden mi? “Konuşma işine başlamaya karar verdiğimde, ne referansım vardı, ne de ünlüydüm. İnsanların bana güvenmelerini sağlamak için, telefonla binlerce kişiyi aramak zorunda kaldım.” Bugün bu nasır, birkaç milyon dolar değerinde!
Asla Vazgeçmeyin
Bir hedefe ulaşmaya çalışırken vazgeçmek, bir seçenek olmamalıdır. Hedefinizi gerçekleştirmek için, ne gerekiyorsa yapmanız gerekir. Jack Canfield ve Mark Victor Hansen, “Tavuk Suyuna Çorba” adlı öykü kitaplarını yazdıklarında, yaklaşık 100 yayınevi tarafından geri çevrilmişlerdi. Ama vazgeçmek yerine, hedeflerine sıkı sıkıya bağlı kaldılar. En sonunda, küçük bir yayınevi kitaplarını basmayı kabul etti. Kitaplar en çok okunan kitapların arasına girmekle kalmadı, aynı zamanda dünya çapında 12 milyon adet sattı. İşte bu, azmin gücüdür. Gününüzün tümünü, hedefinize ulaşmak ve düşünüzü gerçekleştirmek için harcayın. Kendi kendinize şunu sorun: “Şu an yaptıklarım, amacıma ulaşmama yardımcı olacak mı?” Eğer yanıtınız “hayır” ise, yardımcı olacak birşey yapın.
Hayatı “İsteyerek” Yaşayın
Belki de başarılı insanları diğerlerinden ayıran en önemli özellik,yaşamlarını “isteyerek” yaşıyor olmalarıdır. Yaptıkları şeyin doğruluğuna inanıyorlar ve dünyaya bu amaçla gelmiş olduklarını hissediyorlar. “Hatalı Bölgeleriniz” adlı kitabın başarılı yazarı, Wayne Dyer'a göre, “Tam anlamıyla işlevsel bir kişi olmak için yapmanız gereken en önemli şey, yaşamınızda bir hedef belirlemiş olmanızdır.” Bir amacınızın olmaması, az sayıda sorunun üstesinden gelebilmek için mümkün olduğunca az çaba harcamak demektir. Ama hedefiniz doğrultusunda yaşadığınızda, tek amacınız, görevinizi başarıyla yerine getirip getirmediğiniz olacaktır. Yaptığınızı sevecek ve bunu belli edeceksiniz. Girişimciliğinizle insanlar sizinle iş yapmak isteyeceklerdir. Yaşamınızın amacını nasıl belirlersiniz? Sizin için neyin önemli olduğuna karar verir ve işinizi bunun çerçevesinde yapılandırırsınız. Bir zamanlar bilgisayar programları pazarlayan Mike Ferry, emlakçıların satışlarını artırmak için, satış tekniklerini geliştirmeleri gerektiğini düşünmüştü. Böylece, eğitim vermek amacıyla Mike Ferry Organizasyonu adı altında bir şirket kurdu. Şirketi, yılda 20 milyon doların üzerinde satış gerçekleştirdi.
İşinizi Geciktirmeyin
“Hayallerinizi Yaşayın” adlı kitabında, Les Brown, arkadaşı Marion'la yaptıkları bir telefon görüşmesine değiniyor. Ertesi gün arkadaşı ölmüştü. Cenazeden sonra, Marion'un ofisini boşaltmaya yardımcı olan Les Brown, arkadaşının yazmakta olduğu bir oyunun notlarına rastladı. Ne yazık ki oyun asla yayımlanamamıştı. Marion, oyunun sonunu bilen tek kişiydi. Zamanımızın sonsuz olmadığını anımsayın. Başarılı insanlar bunun bilincindedirler, ama bunu olumsuz ya da sinir bozucu birşey gibi göreceklerine, bundan yararlanmaya çalışırlar. İstedikleri şeyin peşinden giderler, tutkuyla ve azimle düşlerini izlerler. Siz de bunu yapabilirsiniz.
|