Bugün: 29 Mart 2024 Cuma
Favorilerime Ekle | Künye | Reklam
Ana Sayfa | Yazarlar
Print Al
Başka Bir Dünya Mümkün



Bundan otuz yıl sonra kaç yaşında olacaksınız? Otuz yıl sonra, içinde yaşadığımız dönemi nasıl değerlendireceksiniz? Bir düşünün. Bu günler size ne hatırlatacak? Bence yaşadığımız ekonomik düzen biz farkında olmasak da hızla değişiyor.

Milton Friedman, “Şirketler ve bireyler sadece kendi çıkarları peşinde koşarlarsa ve bu işleyişe devlet müdahale etmezse, şaşırtıcı bir şekilde herkesin bencil ve bireysel davranışı toplum için en iyi sonucu doğurur ve toplumun refahı en üst düzeye çıkar.” görüşünü savunuyordu.

Friedman’ın bu görüşü, “Görünmez El”in (Adam Smith) yirminci yüzyıl uyarlamasıydı. Bu görüş o kadar etkili oldu ki; önce Amerika Birleşik Devletleri’nde Reagan ve İngiltere’de Thatcher hükümetlerinin ekonomi politikalarını belirledi sonra bütün gelişmiş ekonomilerin standart uygulaması haline geldi: Hükümetler ekonomiden elini ayağını çekmişti.



Sovyetler Birliği’nin dağılması da serbest piyasa anlayışını rakipsiz kıldı. Artık bütün dünyada liberal anlayış hâkim olmuştu. Gittikçe küresel kabul gören bu anlayışla dünya ekonomileri hızla büyüdü ve Batı Toplumlarının refahı arttı.

Ekim 2008’de Amerika Birleşik Devletleri’nde başlayan finans krizi, hızla küresel sistem içindeki bütün ekonomilere sıçradı. İzleyen dönemde bütün ülkelerde, tüketim harcamaları görülmemiş bir şekilde düştü. Dünya Ekonomileri küresel bir krize girdi.

Demek ki bireylerin ve şirketlerin sadece kendi çıkarlarını gözettikleri bir düzen, sürdürülebilir değilmiş. Demek ki Görünmez El, milyonlarca ailenin işsiz, borçlu ve muhtaç duruma düşmesini engelleyemiyormuş.

‘Kriz sonrası dünyanın biçimlendirilmesi’ 2009 Davos Zirvesi’nin ana teması oldu.
Son kırk yılın en önemli ekonomik zirvesi olarak nitelendirilen bu zirveye rekor düzeyde devlet ve hükümet başkanı katıldı.

Dünya siyasetinin ve ekonomisinin liderleri Davos‘ta bir araya gelirken, on binlerce aktivist, bu zirveyle eşzamanlı olarak, alternatif bir gündemle Dünya Sosyal Forumu (DSF) için Amazon nehrinin denize ulaştığı noktada Brezilya’nın Belem kentinde buluştular.

İlki 1999’da yapılan DSF toplantısında; on binlerce aktivist, topraksız köylüler, sendikacılar, Güney Amerikalı liderler, öğrenciler, çevreciler ve Adil Ticaret’çiler (Fair Trade) önemli birçok insani konunun çözümü için beyin fırtınaları gerçekleştirdiler.

DSF katılımcıları; bu krizin mali krizden ve enerji darboğazından ibaret olmadığını, yüz yıllık finansal sistemin çürüdüğünü ve çöktüğünü, mevcut sistemin küllerinden sosyal adaleti sağlayacak yeni bir düzenin doğabileceğini ifade ettiler.

Ana teması ‘Başka bir dünya mümkün’ olan Dünya Sosyal Forumu’na kulak vermemek, değişen ve yeniden şekillenen dünyaya gözlerimizi kapamak olur.

Artık başka bir şeyler yapmak lazım: Yeni bakış açıları ve taze bir zihinle, sadece kendi çıkarımızı gözeten değil farklı çıkar gruplarının uzlaşmasını sağlayacak, çok sesli ve çok renkli bir dünya için birlikte bir şeyler yapmamız gerekiyor. Dünkü çözümlerin bugünün sorunlarını yarattığını kabul edip, bugünün sorunları için başka çözüm yolları bulmalıyız.



Serbest piyasa ekonomisi veya liberal ekonomi, planlı ekonomilere kıyasla birçok artısı olan ve ekonomik kalkınmayı sağlayan bir sistem olarak gelişti ama aynı zamanda içinde pek çok yanlışı da barındırdı. Bugün artık daha iyi anlıyoruz ki sadece kişisel çıkarı korumak için kurgulanmış bir sistemin devam etmesi mümkün değil.

Yeni ekonomik düzende, liberal sistemin içerdiği bu çarpıklıklar düzeltilecek ve sistem kendini yenileyecek.

• Tek başarı ölçüsü, karlılık olan şirket anlayışı ortadan kalkacak. Şirket performansları sadece kısa döneme kilitlenen borsalarda ölçülmeyecek. CEO’ların başarısı da ödüllendirilmeleri de karlılığın yanı sıra daha uzun dönemli ve toplumsal çıkarı yansıtan farklı ölçütlere göre belirlenecek.

• Şirketler, toplumun güven arayışına cevap vermek zorunda kalacaklar. Sorumlulukları, sadece yasal olanı yapmaktan öte toplum çıkarına hizmet edecek şekilde yeniden tarif edilecek.

• Şeffaflık, sürdürülebilirlik, hesap verebilirlik kavramları bugünkü anlamlarından daha derin anlamlar kazanacak, evrim geçirecek.

• Şirketlerin iş modelleri değişecek. Sadece kar değil aynı zamanda şirketin faaliyet içinde olduğu bütün ekosistemin refahını sağlayacak bir iş modeli anlayışı hâkim olacak. Sadece kendine faydası olan şirketlerin yaşama şansı azalacak, her şirket oluşturduğu ekosistemin bütününden sorumlu olacak.

• Şirketlerin üstlendikleri Sosyal Sorumluluk faliyetleri, şirket imajını cilalamak adına usulen yapılan PR kampanyaları olmayacak. Şirketler, karlılıklarını gözetmenin yanı sıra toplumsal dönüşümü gerçekleştirmek için aktif görev alacaklar. Uzun dönemli projeler geliştirecekler ve bunları, içinde bulundukları tüm ekosistemin yaşamını iyileştirecek şekilde, sosyal dönüşüm sağlayan projeler olarak hayata geçirecekler.

• Şirketlerin organizasyonları bu yeni anlayışa uygun olarak yapılanacak. Şirketler ve Sivil Toplum Kuruluşları (STK) çok yakın çalışacaklar. Şirketlerin organizasyonlarının içinde, CEO’ya sadece bu konuda yardım edecek üst düzey yöneticiler görev yapacaklar.

• Şirketler; çok sesli, çok renkli organizasyonlara dönüşecek ve tüm iş paydaşlarının, şirketin yarattığı ekosistemin bir parçası olmaktan mutlu olacakları yapılar haline gelecek. Adil ticaret (Fair Trade) anlayışı standart bir uygulama olacak.


Temel Aksoy ile iletişim kurmak için e-mail adresi: temelaksoy@temelaksoy.com
Yazarın Diğer Yazıları
Pazarlama Kanunları
Sadakat Programları Markalara Fayda Sağlar mı
Pazarlamaya Övgü
Fiyat İndirimi Yapmayan Markalar Başarılı Olur mu?
Marka Değeri Hesap Edilebilir mi?
Marka Hedef Kitlesi Nasıl Belirlenir?
Oy Vermek Bir Kimlik Meselesidir
Akıllı Kalabalık
Reklam, Hedef Kitlenin Zihninde “Kısa Yol” Oluştur
Alışverişçinin Anatomisi
İktibas Yazarlar

Namaz Vakitleri
İnsan Kaynakları
Şirket Kültürü
Kişisel Gelişim
Liderlik
İş Yönetimi
En Çok Okunanlar
En Çok Yorumlananlar
Künye | Bize Ulaşın | Gizlilik İlkeleri
Copyright ©2012 yonetimhaber.com | | info@yonetimhaber.com
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz © 2011-2012, Tüm Hakları Saklıdır.