Print Al |
Kıtlık zamanında bunların kendilerini vermek daha sevabdır. Bir sâ’, 3500 gram olur. Yarım sâ’ ölçek yerine, binyediyüzelli [1750] gram buğday vermek, ihtiyatlı olur. Yani biraz fazla verilmiş olur. Şafii, Maliki ve Hanbeli mezheplerinde, bir günlük yiyeceği olanın fıtra vermesi farzdır ve buğdaydan ve arpadan da, hep bir sâ’ vermek lâzımdır. Şâfii mezhebinde bir sâ’, altıyüzdoksandört [694] dirhem olduğu (El-Envâr)da yazılıdır. Binaltıyüzseksen [1680] gramdır. Şafiide, buğdayın ve arpanın kıymeti kadar altın, gümüş vermek caiz değildir. Hanefiyi taklit ederek, buğday yerine, değeri kadar gümüş vermenin caiz olduğu, Şemseddîn-i Remlînin fetvasında yazılıdır. Maliki ve Hanbeli mezheplerinde de sâ’, Şafii mezhebi gibi olup, [1680] gramdır. Bu miktarlar, (Kimyâ-i se’âdet) ve (Menâhicül ibâd ilel meâd) kitaplarında açıkça bildirilmektedir. (Tam İlmihâl s. 323) Fitre vermek Sual: Kimlerin fitre vermesi gerekir? Hangi ürünlerden verilebilir? CEVAP İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan Müslümanın fitre vermesi vacib olur. Nisaba malik değilse fitre vermesi vacib olmaz, fakat vermesi iyidir. Birkaç hadis-i şerif meali: (Sadaka-i fıtr, zenginlerinize bir tezkiyedir. Fakirleriniz de verirse, Allahü teâlâ onlara daha çoğunu verir.) [Ebu Davud] (Tezkiye, temize çıkarma, temizleme demektir.) (Ramazan orucu, gökle yer arasında durur. Sadaka-i fıtr verilince yükselir.) [Ebu Hafs] (Sadaka-i fıtr, oruçlunun, uygunsuz sözlerinden hâsıl olan günahları temizler.) [Beyheki] Diğer üç mezhepte, bir günlük yiyeceği olanın fitre vermesi farzdır. Hadis-i şerifte, (Sadaka-i fıtrı, küçük büyük, zengin fakir herkesin vermesi gerekir) buyuruldu. (Ebu Davud) Dinen zengin olmayan herkes, fitre, zekât alabilir. İhtiyacı olan eşya ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan Müslümanın, fitre vermesi vacib olur. Fitre, zekât alması, haram olur. Fitre nisabına katılacak malın ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da gerekmez. Hastalık gibi herhangi bir özürden dolayı oruç tutamayan kimsenin de, zenginse fitre vermesi gerekir. Ticaret için olmayan malların zekâtı verilmez. Gelirleri nisaba dahil edilir. Nisaba malik olmayan herkes fakir sayılır, zekât alabilir. Nisaba malikse fitre vermesi vacip olur. Asgari maaş alan bir kimse, borçları çıktıktan sonra, nisaba malik ise, zengin sayılır, fitre vermesi gerekir. [Nisap, 96 gr altın veya bu değerde para, ticaret malı demektir.] Sadaka-i fıtr, Ramazan-ı şerifte verilir. Ramazandan önce ve bayramdan sonra da vermek caizse de bayram namazından önce verilmiş olması daha çok sevabdır. Şâfiî’de Ramazandan önce verilmez. Bayramdan sonraya da bırakılmaz. Ana babaya, dedeye, büyükanneye, evlada, toruna, hanıma ve kâfire fitre verilmez. Fakir olmak şartıyla geline, kardeş, hala, amca, dayı, teyze gibi akrabaya, damada, kayınvalideye, kayınpedere, kayınbiradere, üvey çocuğa verilebilir. Eğer salih iseler, yakın akrabaya vermek, daha çok sevab olur. İmameyn’e göre, borçlu ve fakir kimseye, hanımı fitre verebilir. (Mevkûfat) Sadaka-i fıtrın miktarı her yıl değişmez. Bir kişinin fitresi olarak her gün için değil, bir ay için yarım sa’ buğday veya un, yahut bir sa’ arpa, hurma veya kuru üzüm verilir. Yarım sa ölçek, ihtiyatlı olarak 1750 gramdır. 1750 gram buğday veya un yahut 3500 gram arpa, kuru üzüm veya hurma verilir. Ya bu ürünlerden birini veya tutarını vermek gerekir. Her sene, (Bu yıl fitre kaç lira?) diye sormaya lüzum yoktur. Fıtrayı, çoğunluğun sözüne uyarak, altın veya gümüş vermelidir. Bunları vermek güç olursa, başka maldan veya kâğıt para vermeyip, yarım sâ’, yani [1750 gram] buğday veya un vermelidir. Buğday, un vermek de güç olursa, bunların kıymeti kadar, ekmek veya mısır verilebilir. Bir kimse, yanında kalan ana babasının ve âkıl bâliğ olan oğlunun fitresini, onlardan habersiz verse, sonradan bildirmek şartıyla caiz olur. Başkalarınınkini, onlar ver demeden veremez. Seferi yani yolcu olan kimsenin de, nisaba malikse fitre vermesi gerekir. Sual: Fitre ne zaman vacip olur? CEVAP Kurban bayramının üçüncü günü nisaba malik olan zengindir. Nisap, zekât nisabı gibidir. Kurbanda farklılık şöyledir: İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan her hür Müslümanın, Ramazan bayramının birinci günü sabahı, tan yeri aydınlanırken, (Fitre) vermesi vacip olur. Daha önce ve daha sonra vacip olmaz. Fitre ve kurban nisabı hesabına katılacak malın ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da lazım değildir. Bayramın birinci günü sabah namazı girdiği anda, nisap miktarı kadar mala malik olmak şarttır. Sual: Fitre kimlere verilir, kimlere verilmez, zekâtın hükümleri fitrede de geçerli mi? CEVAP Evet. Yani zekâttaki gibi. Ana babaya, dedeye, büyük anneye, evlada, toruna, hanıma ve kâfire fitre verilmez. Fakir olmak şartı ile kardeşe, geline, damada, kayınvalideye, kayınpedere, kayınbiradere, üvey çocuğa, üvey babaya, üvey anneye fitre verilir. Hala, amca, dayı, teyze, kardeş, kardeş çocuğu gibi akrabaya fitre vermek daha çok sevap olur. İmameyne göre, borçlu ve fakir kimseye, hanımı fitre verebilir. (Mevkufat) Sual: Fitredeki vekalet, zekâttaki gibi mi? CEVAP Evet. Sual: Zekât gibi, fitreyi de hediye diye vermek caiz mi? CEVAP Evet. Sual: Hurma ile iftar eden fitresini hurmadan mı verir? CEVAP Hayır. Senenin ekserisinde yediği şeyden verir. Sual: Telefonda vekalet olur mu? CEVAP Olur. E-maille de olur. Sual: 4 kişinin adam başı 1750 gram un vererek toplam 7 kilogram ile bir kişiye vekalet vererek fitresini ödemesi doğru mu? CEVAP Doğru. Sual: Bir kişiye verip (ya da daha sonra vermek üzere anlaşıp) bu parayla payıma düşen miktarda un alarak dilediğine dilediğin kadar adıma fitre olarak vermeye seni vekil tayin ettim dersek o da kabul ettim dese bu şekilde verilen fitre caiz midir? CEVAP O adam da un alıp verirse mesele yok. Daha kolay yol: 15- 20 kişinin vekaleti alınıp, alınan para ile bir çeyrek altın alınıp fakire verilirse bu iş halledilmiş olur. Sual: Teyzeye halaya amcaya dayıya fitre ve zekât verilir mi? CEVAP Verilir. Sual: Fitre sadece fakirlere mi verilir? CEVAP Evet. Sual: Fakirler için arkadaşımdan vekil olarak fitre nasıl alabilirim? CEVAP Zenginlerin vekili de olabilirsin, fakirlerin de. Bir fakirden vekalet alırsın. Yani fitremi almak ve dilediğin yere harcamak üzere seni vekil ettim der, sen de herkesten fitre alıp dilediğin yere verirsin. Sual: Eşimin ve akıl baliğ olmamış çocuklarımın onlardan habersiz ve vekaletsiz fitrelerini verebilir miyim? CEVAP Eşiniz ve çocuklarınıza bakmak mecburiyetinde olduğunuz için habersiz verebilirsiniz. Sual: Ağabeyimin ve evli kız kardeşimin fitresini onlardan habersiz verebilir miyim? CEVAP Veremezsiniz. Bir kimse, kendi malından, başkası için fitre verince, o önceden emretmiş ise, caiz olur. Emri ile vermemiş ise, sonradan razı olsa da, caiz olmaz. Onların malı veya parası ile vermiş ise, razı olunca caiz olur. Yahut onların sizi, (Sadaka-i fıtramı vermek üzere seni vekil ettim) demeleri gerekir. Sual: Beş kişinin fitrelerini vermek üzere vekilim. Fitreleri toplu olarak mı yoksa herbiri için ayrı ayrı mı vermeliyim? CEVAP Hepsini birden verebilirsiniz. Sual: Şafii mezhebinde olan kimse ne kadar ve nasıl fitre vermesi gerekir? CEVAP 1680 gram buğday, pirinç, hurma, nohut, peynir verilebilir. Bunların yerine kağıt para verilemediği gibi altın ve gümüş de verilemez. Ayrıca sekiz sınıfa verilmesi gerekir. Üç sınıfa verilmesini caiz gören âlimler de varsa da bu üç sınıfı bulmak çok güçtür, yok gibidir. Onun için Hanefi mezhebi taklit edilerek vermelidir. Sual: Geçmiş senelerde verilmeyen fitreler verilir mi? Verilirse nasıl verilir? CEVAP Verilir. Kaza edilmiş olur. Aynen altın olarak verilir. Sual: Seferde olduğum için oruç tutamadım. Fitre vermem gerekir mi? CEVAP Bir özrü sebebi ile oruç tutmayanın da, sadaka-i fıtr vermesi gerekir. Sual: Doğmamış anne karnındaki çocuğun fitresini vermek gerekir mi? CEVAP Verilmez. Sual: Nisap miktarı param var fakat 1 sene dolmadı, fitre vermem gerekiyor mu? CEVAP Fıtra için bir sene gerekmez. O an nisaba malikseniz vereceksiniz. Sual: Ramazan ayında bayram namazından önce verilmesi gereken fitreyi, caiz olmayan kişilere verdiğini bayramdan sonra öğrenen bir kişinin ne yapması gerekir? CEVAP Yeniden bir fakire verir. Sual: Zekâtım fitrelerimizle birlikte bir çeyrek altın tutuyor. Bir çeyrek altını hem zekâtım için hem de fitrelerim için verebilir miyim? CEVAP Evet verilir. Sual: Fitreyi fazla vermek iyi olur mu? CEVAP Elbette. Sual: Fitreyi yıllarca kağıt parayla veren kimsenin, altınla devir yapması lazım mı? CEVAP Devir yapmak iyi olur. Sual: Zekât ve fitre aynı kişiye verilebilir mi? CEVAP Evet. Sual: Fakir kardeşe fitre verilir mi? CEVAP Evet. Sual: Kız kardeşime fitre verebilir miyim? CEVAP Fitrenizi zengin değilse kız kardeşinize veya çocuklarına vermenizde mahzur yoktur. Başkasının fitresini vermek Sual: Bir kimse, yanında kalan ana babasının ve âkıl bâliğ olan oğlunun fitresini, onlardan habersiz verse, caiz olur mu? CEVAP Sonradan bildirmek şartıyla caiz olur. Delinin fitresi Sual: Delinin, fitre vermesi gerekir mi? CEVAP Evet, malı varsa fitresi kendi malından verilir. Velisi vermezse, deli iyileşirse, eski fitrelerini de kendisi verir. İyileşmezse, zaten sorumlu olmaz. (Dürr-ül-muhtar) Yolcu fitre verir mi? Sual: Seferi yani yolcu olan kimsenin, nisaba malikse fitre vermesi gerekir mi? CEVAP Evet, gerekir. Çocuğun fitresi Sual: Küçük çocuk ve deli zengin ise, fitreleri kendi mallarından verilebilir mi? CEVAP Küçük çocuğun ve delinin malları varsa, yani zenginse, bunların fitreleri kendi mallarından verilir. Velileri vermezse, çocuk büyüyünce, deli iyileşince, eski fitrelerini de kendileri verir. Deli iyileşmezse zaten sorumlu olmaz. (S. Ebediyye) Fıtrayı kâğıt parayla vermek Sual: S. Ebediyye’de, Cevhere kitabından alınarak, (Sadaka-i fıtr olarak, arpa, buğday yerine kıymetleri kadar altın, gümüş veya fülus, yani bakır, bronz para [kâğıt para] ve her çeşit mal verilebilir) deniliyor. İhtiyaç hâlinde, fıtrayı bu kavle göre, kâğıt para olarak vermekte mahzur var mıdır? CEVAP Fıtrayı, çoğunluğun sözüne uyarak, altın veya gümüş vermelidir. Bunları vermek güç olursa, başka maldan veya kâğıt para vermeyip, yarım sâ’, yani [1750 gram] buğday veya un vermelidir. Buğday, un vermek de güç olursa, bunların kıymeti kadar, ekmek veya mısır verilebilir. Fitrenin vacib olması Sual: S. Ebediyye’de, (Bayramın birinci günü sabah namazı girdiği anda, nisap miktarı kadar mala malik olmak şarttır. O andan sonra nisaba kavuşanın, dünyaya veya imana gelenin fıtra vermesi vacib olmaz) deniyor. Bayramın birinci günü öğleden sonra, nisaba malik olana da fıtra vermek vacib olur mu? CEVAP Vacib olmaz. (İbni Âbidin) Vacib olmasa da, fıtra az olduğu için herkesin vermesi iyi olur. Diğer üç mezhepte, bir günlük yiyeceği olanın fitre vermesi farzdır. Bir hadis-i şerif meali de şöyledir: (Sadaka-i fıtr, zenginlerinize bir tezkiyedir. Fakirleriniz de verirse, Allahü teâlâ onlara daha çoğunu verir.) [Ebu Davud] Fıtra verirken Sual: S. Ebediyye’de okuduğumuza göre, yemin kefareti için, (On fakire her gün bir fıtra değerinde başka mal vermek de olur) deniyor. Kefaret orucunu tutamayan hastalar için de, (Bir günün kefareti için, altmış fakire bir gün veya bir fakire altmış gün bir fıtra değerinde başka mal vermek de olur) deniyor. Başka mal denince, din kitabı vermek daha uygun oluyor. İlmihâlde, (Sadaka-i fıtır verirken, bir fıtra değeri kadar altın, gümüş veya fülüs [kâğıt para] ve her çeşit mal verilebilir) diyor. Her çeşit malın içine din kitabı da girdiğini anlıyoruz. Fıtra yerine din kitabı verebilir miyiz? CEVAP Evet, muteber bir din kitabı mesela İslam Ahlakı kitabı da verilebilir. Ancak, fıtrayı, çoğunluğun sözüne uyarak, altın veya gümüş vermelidir. Bunları vermek güç olursa, başka maldan veya kâğıt para vermeyip, yarım sâ’, yani [1750 gram] buğday veya un vermelidir. Buğday, un vermek de güç olursa, bunların kıymeti kadar, ekmek veya mısır verilebilir. Sadaka-ı fıtır vermek Sual: Ramazan ayında verilen sadaka-ı fıtrı, zengin olanların mutlaka vermesi gerekir mi? Cevap: Sadaka-ı fıtır hakkında Redd-ül-muhtârda deniyor ki: “İhtiyacı olan eşyadan ve borçlarından fazla olarak, zekât nisabı kadar malı, parası bulunan her Müslümanın, Ramazan Bayramının birinci günü sabahı, tan yeri aydınlanırken, Fıtra vermesi vacip olur. Daha önce ve daha sonra vacip olmaz. Fıtra ve kurban nisabı hesabına katılacak malın ticaret için olması şart olmadığı gibi, elinde bir yıl kalmış olması da lazım değildir. Bayramın birinci günü sabah namazı girdiği anda, nisap miktarı kadar mala malik olmak şarttır. O andan sonra nisaba kavuşanın, dünyaya veya imana gelenin fıtra vermesi vacip olmaz. Misafir olanın da fıtra vermesi lazımdır. Ramazan-ı şerifte veya ramazandan önce ve bayramdan sonra vermesi de caizdir. Hatta bir kimse, fıtra veya zekât, kefaret veya nezir ettiği, adadığı şeyi vermeden ölürse ve verilmesini vasiyet etmedi ise, vârislerinden birinin, ölenin değil, kendi malından, bunları fakirlere vermesi caiz olur. Fakat vâris, bunları vermeye mecbur değildir. Eğer ölen kimse, hayatta iken vasiyet etmiş ise, bıraktığı malın üçte birinden verilmesi lazım olur. Mal bırakmadı ise, vasiyeti yapılmaz.” Sual: Fıtrayı, bayram namazından önce mi vermek gerekir? Cevap: Hanefi mezhebinde bayram namazından önce verilince, sevabı daha çok olur. Şâfii mezhebinde ramazandan önce, Maliki ve Hanbeli mezhebinde ise bayramdan önce verilemez. Sual: Bir kimse, fıtrasını bölerek birkaç fakire verebilir mi? Cevap: Bir kişinin fıtrası, bir fakire veya birkaç fakire verilebildiği gibi, bir fakire birkaç kişinin fıtrası da verilebilir. Sual: Küçük çocuğun ve delinin malı varsa, fıtrası, bu mallardan mı verilir? Cevap: Küçük çocuğun ve delinin malları varsa, bunların fıtraları da, mallarından verilir. Velileri vermezse, çocuk büyüyünce, deli iyi olunca, eski fıtralarını da kendileri verir. Sual: Ergenliğe ulaşmamış küçük çocukların fıtralarını, babaları mı verir? Cevap: Baliğ olmayan çocukların malı yoksa, bunların fıtrasını babaları, kendi fıtrası ile birlikte verir. Yani kendi zengin, nisaba malik ise verir. Hanımı ve büyük çocukları için vermez. Fakat verirse sevap olur. Sual: Bir kimse, kendi malından, başkasının fıtrasını verebilir mi? Cevap: Konu ile alakalı olarak Redd-ül-muhtârda deniyor ki: “Bir kimse, kendi malından, başkası için fıtra verince, o kimse önceden emretmiş ise, caiz olur, emri ile vermemiş ise, sonradan razı olsa da, caiz olmaz. Onun malı ile vermiş ise, razı olunca caiz olur.” Sual: Bir baba, kendi çocuklarının fıtrasını, onlardan vekalet almadan da verebilir mi? Cevap: Bir kimse, nafakasını verdiği kimselerin, çocuklarının fıtralarını, onların emri ve vekaleti olmadan verebilir. Sual: Bir kimseye, fıtra ve kurban vacip olduktan sonra, elindeki mal yok olsa, bu kimse sorumluluktan kurtulur mu? Cevap: Bir kimsenin nisaba malik olduktan, fıtra ve kurban vacip olduktan ve hac farz olduktan sonra mal elinden çıkarsa, af olmazlar. Halbuki, zekât ve uşur, malın elden çıkması ile affolur. Fakat, bunların elden çıkarılması ile bunlar da affolmaz. Sual: Dinimizin bildirdiği bir özür sebebiyle oruç tutamayanların da, sadaka-ı fıtır vermesi gerekir mi? Cevap: Özrü sebebi ile oruç tutmayanların da, sadaka-ı fıtır vermesi lazımdır. Sual: Fıtra için buğday ve un vermekte zorlanan bir kimse, bunların yerine ekmek de verebilir mi? Cevap: Bir kimseye, fıtra için, buğday, un vermek de güç olursa, bunların kıymeti kadar, ekmek veya mısır verebilir. Ekmek ve mısır verirken, ağırlığa değil, parasına, kıymetine bakılır. Sadaka-ı fıtr miktarları Sual: Her sene fıtra kaçtan olacak diye beklenmektedir. Bu konuda İslâmiyetin bildirdiği belli bir ölçü yok mudur? Cevap: Fıtra miktarları her sene değişmez. İslâmiyetin bildirdiği ölçü; buğday ve undan 1750 gram, arpa, kuru üzüm ve hurmadan kişi başına 3500 gramdır. Her sene bu ölçüye göre verilir. Hanefî mezhebinde, buğday, arpa ve un bol olduğu zamanlarda bunların kıymetini altın veya gümüş olarak vermek daha iyidir. Kıtlık zamanında bunların kendilerini vermek daha sevaptır. Şafii, Maliki ve Hanbeli mezheplerinde, bir günlük yiyeceği olanın fıtra vermesi farzdır ve buğdaydan, arpadan da, hep bir sâ' vermek lazımdır. Şâfii mezhebinde bir sâ', 1680 gramdır. Sadaka-ı fıtır az olduğu için, gümüş olarak verilir. Cevherede; “Sadaka-ı fıtır verirken, arpa, buğday yerine kıymetleri de verilebilir” deniyor. Dürr-ül-muhtârda; “Kıymet olarak altın ve gümüş verilir” denmektedir. Bu sebeple, fıtrayı, çoğunluğun sözüne uyarak, altın veya gümüş olarak vermelidir. Bunları vermek güç olursa, başka maldan veya kâğıt para vermeyip, 1750 gram buğday veya un, 3500 gram arpa, kuru üzüm yahut hurma vermelidir. Malikide ve Hanbelide hurma vermek, Şafiide buğday vermek, Hanefide kıymeti çok olanı vermek efdaldir. Fıtra miktarları; buğday, un, arpa, kuru üzüm ve hurma fiyatlarına göre üç liradan üçyüz liraya kadar çıkabilir. Herkes kendi durumuna göre, buğday, un, arpa, kuru üzüm ve hurmadan birini, bildirilen miktarda bizzat kendisini veya kıymetini altın, gümüş olarak verebilir. Sual: Bir kimse, hanımının ve evdekilerin fıtrasını, onların izni olmadan da verebilir mi? Cevap: Bir kimse, hanımının ve evinde olanların fıtralarını, izinleri olmadan karıştırıp verebileceği gibi, toplamı kadar buğdayı veya değeri olan altını, bir defada, bir veya birkaç fakire verebilir. Fakat ayrı ayrı hazırlayıp, sonra karıştırması veya ayrı ayrı vermesi ihtiyatlı olur. Sual: Dinimizin bildirdiği bir özür sebebiyle oruç tutamayanların da, sadaka-i fıtır vermesi gerekir mi? Cevap: Özrü sebebi ile oruç tutmayanların da, sadaka-i fıtır vermesi lazımdır. |
Kaynak: , Link : www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=1081
Anahtar Kelimeler: