Print Al |
Cenâb-ı Hak, insanlara muhtaç oldukları her türlü nimeti lütfetmiştir. O'nun, kullarına verdiği nimetler sonsuzdur. Allahü teâlâ, dünyâdaki bütün hayvanları, bitkileri ve cansızları; yer altı ve yer üstündekileri; denizleri, gölleri, nehirleri ve içindekileri; bütün arz ve semâvâttaki her şeyi, insanoğlunun emrine ve hizmetine vermiştir. [Bakara, 22, 29; Ra’d, 3-4; İbrâhîm, 34; Nahl, 10-13, 18; Lokmân, 20; Yâsîn, 71-73; Câsiye, 13; Abese, 27-32] Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîminde, “İbrâhîm sûresi”nin 34. âyetinde şöyle buyurmuştur: “Allah, istediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah'ın bunca ni’met[ler]ini teker teker sayacak olsanız, onu kısım kısım bile sayamazsınız. Gerçekten insan çok zâlim, çok nankördür.” “Nahl sûresi”nin 18. âyeti de bu husûsu teyîd etmektedir. Şöyle ki; o âyette de “Hâlbuki Allah'ın nimet[ler]ini teker teker saymaya kalkışsanız, icmâlen [özet olarak] bile sayamazsınız. Muhakkak ki, Allah gafûrdur [çok bağışlayıcıdır], rahîmdir [çok merhametlidir]” buyurulmuştur. Bilindiği gibi, Yüce Rabbimiz, insanı, âlemde hâkim duruma getirerek, onu kendisine muhâtab kabul etmiş ve mükellef yapmıştır. Bu dünya, bir imtihân yeridir. Bir âyet-i kerîmede; “Her cân ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihân olarak hayır ve şer ile deniyoruz” [Enbiyâ, 35] buyurulmuştur. Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîm’de, Mülk sûresinin 2. âyetinde; “Amelce hanginiz daha güzeldir diye [yani hanginizin daha güzel amelde bulunacağını] imtihân edip ortaya çıkarmak için ölümü de, hayâtı da yaratan O'dur. O, azîzdir (her şeye gâliptir), gafûrdur (çok bağışlayandır)” buyurmuştur. Demek ki hayat ve ölümün yaratılmasında imtihân maksadı vardır. Sevgili Peygamberimiz; “Akıllı kimse [akıllı Müslümân], kendisini hesaba çekip ölümden sonrası için hazırlık yapan kişidir” buyurmuştur. Yine Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) "Yarın yaparım diyenler helâk oldular" buyuruyor. Kezâ Sevgili Peygamberimiz buyurmuştur ki: “İki [büyük] nimet vardır ki, insanların çoğu bunlarda hep aldanır. Bunlar: Sağlık ve boş vakittir.” [Tirmizî] Diğer bir hadîs-i şerîfte de; “İki günü birbirine eşit olan aldanmıştır” buyurulmuştur. Onun için, zamanlarımızı en iyi şekilde ve en verimli surette kullanmamız lâzımdır. Büyük âlim ve velîlerden İmâm-ı Rabbânî (rahmetullahi aleyh) “Vakitleri çok kıymetli ganîmet bilmelidir” buyurmuştur. Onun oğlu, yine büyük âlim ve velîlerden Muhammed Ma'sûm Fârûkî (rahmetullahi aleyh) de; “Vakit keskin bir kılıç gibidir. Kıymetli ve şerefli şeylere sarf etmek gerekir” buyurmuştur. |
Kaynak: , Link : www.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/ramazan-ayvalli/593825.aspx
Anahtar Kelimeler: