.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Ana Sayfa | Liderlik
 |
Print Al |
.jpg)
İnsanlar Şirketlerini Değil Yöneticilerini Terk Ederler
25 Temmuz 2015 Cumartesi::Eski bir deyiştir, İnsanlar şirketlerini değil yöneticilerini ya da liderlerini terk ederler. Bence son derece güzel ve üzerine ciddi şekilde düşünülmesi gerekilen bir konu.
|
Bin bir görüşmeden sonra seçilen adaya iş teklif edilir. Aday şirkette çalışmaya başlar, aylar geçer işinin ehli olur herkes ondan son derece memnundur, günün birinde çıkagelir ve istifasını masaya koyar. İnsan kaynakları ve yöneticiler durumu anlamaya çalışır ama önceden önlem almadıkları için artık çok geçtir ... İnsanlar şirketlerini sadece para için bırakmazlar, yeni şirketin onlar için doğru yer olduğunu düşündükleri için giderler. Peki gitmelerinin nedeni eski iş yerinin çok uzakta mı olmasıdır ? Ofislerin çok dağınık olması mı ? klimaların çalışmaması mı ? Hayır hiçbiri değil - yanıt yöneticileridir. Liderlik ile ilgili yazılarımda sıkça değindim ama liderler aşağıdaki konular konusunda eksikliklerini astlarına yansıttıkları için uzun vadede onları kaybederler. Vizyon Eksikliği "İnsanları peşinden sürüklemek istiyorsan ateşi içlerinde yakmalısın, sandalyelerinde değil". Çok büyük bir bütçeden sorumlu olup büyük hedeflere sahip olabilirsiniz. Ancak hedefleri getirmek için bir vizyon çizmelisiniz. Şirketin hali hazırdaki durumu ile istenen hedefteki durumunu çalışanlarınıza anlatıp bunu görselleştir melisiniz, tabi öncelikle buna siz kendiniz inanmalısınız, siz inanmazsanız kimse inanmaz. Büyük Resmi Görememe "Şirketimin misyonu ya da amacı benim işimin önemli olduğunu hissettiriyor". Tamamda bunun eleman bağlılığı, müşteri memnuniyeti, üretkenlik ve karlılık ile ne kadar ilgisi var. Büyük şirketler elemanlarının neden ile ilgili algısını yüksek tutar, tüm resme ait olduklarını hissettirir. İyi yöneticiler stratejinin ve içinde bulundukları durumun değişeceğini bilir ama misyon hiçbir zaman değişmez. Empati Kuramama Her yıl yüzlerce insan işinden ayrılıp başka şirketlere giderler, onlara yapılan yatırım ve zaman bir anda buharlaşır. Bunun önüne geçmenin aslında çok çok ucuz bir yönetimi var... dinlemek, elemanlarınızı dinlemek için vakit ayırın. Bu dinlemenin bir terapi seansı olmasına gerek yok, ancak onları dinlerken içten olmalı ve iletişimi iki yönlü kurmalısınız. Aynı zamanda dürüst olun, yapabileceklerinizi ve yapamayacaklarınızı bilsinler, kuşku ve şüpheye yer bırakmayın ama yapabileceğiniz birşey varsa da mutlaka yapın. Motive Edememe Maalesef havuç gösterme elemanlar üzerinde etkili olamıyor artık kabul edin. Bu birazda artık eski yönetim teknikleri arasında yerini almış durumda. Yeni teknikler elemanların daha fazla katılım ile başarıdan pay almalarını gerektiriyor, bunu sağlamak için işe ve şirkete karşı motive olmaları gerekiyor. Motive olmalarını sağlamak için yöntem basit, git onu yap yerine ben sana nasıl yardımcı olabilirim görüşü aşılamalı ve her fırsatta onlara gerçekten sıkıştıklarında yardımcı olmalısınız. İnsan gerçekten hayli beceriklidir, önce gösterin ve yapın - sonra gösterin yapmalarını isteyin en sonunda göstermelerini ve yapmalarını isteyin, göreceksiniz hedefleri getirmek için çok istekli ve motive olacaklardır. Geleceği Görememe İş dünyası giderek değişmekte, artık X kuşağı Y kuşağı gibi kuşaklar iş hayatına katılmış durumda, iş gücü piyasası tamamıyla değişmiş durumda - insanlar maalesef çalıştıkları şirkete geçen yıl aldıkları cep telefonu kadar bağlılar ve yeni model çıkınca değiştirme dürtüsü içindeler. Bunun önüne geçmek için şirket içi kariyer gelişimi elemanlara çok iyi anlatılmalı, ancak maalesef bunu şirketler çok iyi şekilde yapamıyorlar. Maalesef performans veya kariyer görüşmeleri işten atmalar için kullanılıyor, ancak bence bu görüşmeler her çeyrekte yapılmalı ve elemana geliştirmesi gereken yönler dürüst şekilde anlatılmalı ve yardım edilmeli, şayet eleman iyi bir çalışansa da terfi ettirilmeli. İşin Heyecanının Kalmaması Artık medyaya ya da haberlere facebook twitter ya da diğer kanallar ile ulaşmak cep telefonundan saniyeler alıyor. İnsanlar saatler içinde meşhur oluyor yada olaylar aynı anda duyuluyor. 80'lerde televizyonun sağladığı tek yönlü iletişim artık geride kaldı. İnsanlar artık bu haberlere yorum yapıyor ve çok ama çok eğleniyorlar. 8 saat aynı masada oturmak çalışanlara giderek daha az çekici geliyor, geleneksel çalışma ortamları ciddi olarak sorgulanmalı ve elemanlara çalışma ve kendilerini iyi hissedecekleri çalışma ortamları oluşturulmalı. Unutma sen kendine inanmazsan sana kimse inanmaz. Yazan: Egemen Atkaya Kaynak: www.cvhunter.net |
|
Kaynak: , Link : www.cvhunter.net/m/blog/34
Anahtar Kelimeler:
Yorumlar
Yorumlarınızı yazmak için tıklayın>>
Bu haber için henüz yorum yapılmamış.
Bu Kategorideki Diğer Haberler
İktibas Yazarlar
Namaz Vakitleri
İnsan Kaynakları
.jpg)
Şirket Kültürü
.jpg)
Kişisel Gelişim
.jpg)
Liderlik
.jpg)
İş Yönetimi
.jpg)
En Çok Okunanlar
En Çok Yorumlananlar
.jpg)
.jpg)
|
Künye | Bize Ulaşın | Gizlilik İlkeleri     Copyright ©2012 yonetimhaber.com | | info@yonetimhaber.com Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz © 2011-2012, Tüm Hakları Saklıdır. |