Print Al |
İmam-ı Rabbani hazretleri Mektûbât kitabının birinci cild 266. mektupta buyuruyor ki: Allahü teâlâ, kullarına kuvvet, kudret, irade vermiştir. İstediklerini işlerler. İnsanlar, işlerini kendileri yapıyor. Allahü teâlâ da yaratıyor. Allahü teâlânın hikmeti, âdeti şöyledir ki, insan bir işi yapmak isteyince, O da, isterse o işi yaratır. Bu iş, insanın kastı ile, ihtiyârı ile meydana geldiği için, işin mesuliyeti, sevabı ve cezası, o insana oluyor. İnsanın ihtiyârı zayıftır, azdır diyenler, Allahü teâlânın iradesinden az olduğunu demek istiyorlarsa, doğrudur. Yok eğer, emirleri yapacak kadar değildir diyorlarsa, yanlıştır. Allahü teâlâ, insanlara, yapamayacakları bir şeyi emir etmemiştir. Hep kolay emir etmiş, güç şey istememiştir. Az zamandaki bir küfre, sonsuz azab etmeği ve az zamandaki imana, sonsuz nimetler vermeği takdir etmiştir. Bunun sebebini anlayamayız. Allahü teâlânın yardımı ile, şu kadar biliyoruz ki, insanlara, görünür görünmez, bütün nimetleri, iyilikleri veren, yerlerin, göklerin, zerrelerin yaratanı ve noksansızlık, kusursuzluklar yalnız Ona mahsus olan bir Allaha inanmamak elbette çok şiddetli, çok acı azab ister ki, bu da, Cehennemde sonsuz yanmaktır. Böyle bir nimet sahibine, görmeden inanmak ve nefsin ve şeytanın ve din düşmanlarının aldatmalarına kanmayarak, Onun sözlerine güvenmek, büyük mükâfat ister ki bu da, Cennet nimetlerinde ve lezzetlerinde sonsuz kalmaktır. Meşâyıh-i kirâmdan çoğu dedi ki: (Cennete girmek, yalnız Allahın fazlı ve ihsanı iledir. İmanı, Cennete girmeğe sebep göstermek, kazanılan nimetin lezzeti, daha çok olduğu içindir). Bu fakire göre “kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz” Cennete girmek, imana bağlıdır. Fakat iman, Allahü teâlânın fazlıdır, ihsanıdır. Cehenneme girmek de, küfürden dolayıdır. Küfür ise, nefs-i emmârenin arzularından doğmaktadır. Nitekim Nisâ sûresi yetmişdokuzuncu âyet-i kerimesinde mealen, (Her güzel, her iyi şey, sana Allahü teâlâdan geliyor. Her çirkin, her fena şeye de, nefsin sebep oluyor) buyuruldu. Cennete girmeği imana bağlamak, imanın kıymetini bildirmek içindir. Bu da, iman olunacak şeylerin kıymeti ve ehemmiyeti demektir. Bunun gibi, Cehenneme girmeği de küfre bağlamak, küfrü tahkir içindir ki, inanılmayan şeylerin kıymetini bildiriyor ve onlara inanılmadığı için, böyle sonsuz azab veriliyor. Bazı meşâyıhın, başka türlü söylemelerinde bu incelik yoktur. (Mektûbât Tercemesi s. 362) |
Kaynak: , Link : www.dinimizislam.com/
Anahtar Kelimeler: