Print Al |
Bunun için, bir avuç buğdayı, iki avuç buğdaya ve bir felsi iki veya daha çok felse, peşin satmak caiz olur. Çünkü, iki avuç içi, yarım sâ’dan azdır ve üç felsin ağırlığı, bir habbeden azdır. İki santigram altını, dört santigram altına peşin satmak fâiz olmaz. Bunları veresiye satmak fâiz olur. Bir kırât-ı şer’î, beş arpa olduğundan, bir habbe, beş santigramdır. Altını, gümüşü yarıdan fazla olan alaşımlar, saf altın ve saf gümüş gibidirler. Satışta ve ödünç vermekte bunların ağırlıklarına bakılır. Altını, gümüşü, yarıdan az olan alaşımlar, uruz (altın ve gümüşten başka her çeşit mal) gibidir. İçindeki hâlisin ağırlığından fazla hâlis ile ve kendi cinsinden, fazlası ile peşin satılabilirler. Çünkü altının fazlası, karşılık maldaki başka madenin karşılığı olur. Böyle paralar ve fülüs denilen metal paralar, âdete göre, ağırlıkla da, adet ile de ölçülmektedir. Fakat, altının ve gümüşün, daima, yani karışımdaki miktarı az olsa da, kabzedilmeleri lâzımdır. Semen, yani geçer akça olmadıkları zaman, tayin edilince, taayyün ederler. Bir satışın peşin olması demek, pazarlık yerinden ayrılmadan önce, iki malın da ayn olması demektir. Buna, taayyün etmek denir. Altından ve gümüşten başka mallar, söz kesilirken tayin etmekle taayyün ederler. Bunların satışı (Mukâyada) olur. İki maldan yalnız birisi tayin edilmiş ise, ayn olan, mebî’ olur. Deyn olan mal ve altın ve gümüş, ayrılmadan önce kabzolunmakla taayyün ederler. (Tam İlmihal s. 854) |
Kaynak: , Link : www.dinimizislam.com/
Anahtar Kelimeler: